28 Aralık 2011

Sevgili Noel Baba

 

Biliyorum çok yoğunsun fakat bazı şikayetlerim ,bazı durumlara itirazlarım olacak.

Sen ki mutluluk dağıtan adamsın ama kabul et artık çok sıradanlaştın. Rica etsem hayatımdan çıkar mısın ?

Kabul ediyorum seni kullanıyorum  ,hediye almak kimin hoşuna gitmez ki . Sorun zaten hediyelerde değil sorun şu soruda ;

-Yılbaşı akşamı ne yapıyorsun ?

ya da şu mide bulandırıcı cümlede ;

- Seneye görüşürüz Hahahahah

komik mi bu şimdi Noel baba ,söyle bana komik mi ?

Şu an dan itibaren Yılbaşı akşamı ne yapıyorsun sorusuna vereceğim cevapdan ben değil sen meshulsün .

Rica edeceğim Bohçanı da al çık bacamdan . Ben yılbaşı akşamı uyumak istiyorum ,salak salak programlar izlemek istemiyorum (gerçi normal zamanda düzgün mü sanki ) , saat 12 ye geldiğinde telefonların kitlenmesini ,tüm akşam telefonuma iyi yıllar mesajı gelmesini istemiyorum.

Şöyle birşey ile kapıma gelirsin dersin “Damla’cım senenin şanslı kişisi sensin sen al bunu ben geyiklerimle dönerim geri”  o başka ;NOEL A

Değilse 1 gün fazla tatil yapmayı bile başaramamışken bize bu yıl ne hayrın olabilir Noel Baba.

Neyse haydi meslek kazalarına dikkat! Öperim ellerinden

NOEL BABA

 

MUTLU YILLLAR HOHOHOHOOOO

22 Aralık 2011

Prenses Kime Denir?

Sevgili annem de ben de tüm gün bilgisayar başında olduğumuzdan telefondan çok MSN den yazışırız,didişiriz,sohbet ederiz ,kavga ederiz v.s. Bu durumlar değişir durur ama değişmeyen birşey var ki oda annemin bilgisayarını açar açmaz yazdığı
- Günaydın Prenses
kelimesidir. Buraya kadar herşey normal ,güzel di mi? İşte değil ..
Yakın zamanda saçlarımı 25 yıllık sarıdan sonra kahverengiye boyattım . Annemede her türk kızı gibi hemen fotoğrafını yolladım gülmeyin kızlar !
Neyse tam bu boya işleminin ertesi sabahı aynen  şu diyalog geçti aramızda …
Annem : Günaydın Prenses
Damla : Günaydın Anneeee 
Annem: Ama prensesler sarı saçlı olur sen artık prenses değilsin puhahahhahah
Damla : ……..
Şimdi huzurlarınızda Anneme sesleniyorum Ayda hanım Ayda hanım masallarda ki prensesler bile kahverengi yada siyah saçlı . Ayıp oluyor ama bakınız:
Pamuk Prenses
PAMUK PRENSES
Jasmine
PRİNCESS
Sonra gerçek prensesler
KATE                                                   AMİRA          
PRENSES KATE amira
Bu da benim halim kötü mü şimdi ya Kafası karışmış gülümseme
bu eski                                                                  bu yeni
benşerbet

20 Aralık 2011

Nesine? Hem Büyüğüne, Hem Garantisine!

img1-8f5cc497-9b3d-4b22-b801-d6ab304bd07a

Biliyorsunuz Yılbaşı Özel Çekilişi Türk Milleti için geleneksel bir heyecandır. Çekiliş yapılırken herkes ekran başına kilitlenir, sizin numaralarınızı taşıyan topların çekilmesi için dualar edilir. Biletinize sonuna kadar güvenirsiniz çünkü onu, uğurlu olduğuna inandığınız bayiden almışsınızdır. Lakin gelin görün ki hep amorti!

Biz de sevgili bloğunuz olarak araştırdık ve son 10 çekilişin 2 tanesinin büyük ikramiyesi Nesine.com’da satılan Milli Piyango biletlerine çıktığını gördük. Bu nedenle biz de dedik ki, neden bu blogda da Nesine.com biletlerinden satmıyoruz? Şanslı okurlarımızın ayağına kadar getirmiyoruz? Hatta bir de üzerine neden bomba gibi bir kampanya yapmıyoruz; 5‘er adet biletten oluşan Amorti garanti paketi alana 1 Amorti Garanti demiyoruz?

Sizce de buradan daha şanslı başka bir yer var mı? TIKLA, HEMEN BİLETİNİ AL!

Şansımız dönecek diye saatlerce kuyrukta beklerken aslında farkında olmadan şansımızı kaçırıyoruz. İnanın hiçbir şey sizi o kadar beklemez! Demem o ki; yılbaşında biletlerinizi benim bloğumdaki link üzerinden alın, siz kazanın biz de mutlu olalım!

Bir bumads advertorial içeriğidir.

16 Aralık 2011

Gidenlerin Ardından

 

Arkasından 40 gün 40 gece ağladım , bugün tam 1 yıl oldu kızımı sahiplendireli. Taaa Bursaya gittim onu almaya ,kucağımda tir tir titriyordu.

Aylar geçti ufaklık büyüdü ,cebelleştik evde sonra bir baktık olmuyor yetmiyoruz ona çünkü çok merkezi biryer de oturuyorduk ve gece gündüz gezmeyi bırakın tuvalete gitmesi mümkün olmuyordu.

IMG_0202

Bilenler bilir Ozaman şimdi ki gibi ultra lüks evde  oturmadığımızdan ,Alvin i mutlu olacak bir yere sevimli bir aileye sahiplendirdik. Eşim elleri ile gitti teslim etti mutlu olacağından emin oldu.

Ben günler sonra bile bir eşyasını evde bulduğumda komalık olana kadar ağladım. Hayvan sevmeyen anlamaz ki eksik kalsın anlamasın zaten.  Hala anarız ,konuşuruz ilk göz ağrımızı. Şimdi olsa hayatta vermezdim.

Ya ama baksanıza nasıl salak uyuyordu : )

IMG_0197

Bugün anladım ki tam 1 yıl olmuş , ben ağlamayayım kimler ağlasın yaaa . Güzel kızımın şerefine gelsin şarkı  ;

Size keyifli Cumalar mutlu Cumartesiler diler kaçarım .

13 Aralık 2011

Grip Olmaktan Nefret ediyorum NEFRET…

 

Ne hayallerim var dı bu haftasonu için . Keyif yapacak ,misafir ağırlayacak ,film izleyecek ,kitaplarıma başlayacaktım .

Sonuç olarak ben ne yaptım ; Tuvalete bile sürünerek gittim yataktan kafamı kaldıramadım ve hatta zaman zaman nefes bile alamadım Confused smile

Dün işe gelmeyip evde pineklemeye bile tam sevinecek oldum ki uyuyakalmışım. Hani dedim battaniyemin altında Gülben izlerin sonra gider kim ne giymiş bunlar gerçekmi programları izlerim olmadı Müge anlı bile izlerim derken battaniyenin altındaki 22. dakikanın sonrası flu hayatımda. hasta

Son halim yukarıdadır. Damarlarımı kesseniz ıhlamur ve bilumum baharat çayları akar. Ama kesin çözümü az önce buldum  buyrunuz efenim muhteşem icat ;

hasta 1

Belime de bir çöp poşeti bağlarsam elin de çöp poşeti geçtiğim alanlardan mendillerimi toplayan kocamı bu eziyetten kurtarabilirim.

Halbuki tek emelim ,arzum bir Cumartesi gününü izlediğim tüm blogları doya doya okumaktı ama hey hattt  gözlerime söz geçiremiyorum …..

SAĞLICAKLA KALIN GÖNÜL DOSTLARIM

Not : hastalıktan aşırı duygusallaşmış blogger Smile ayyyy büyümüşde blogger mı olmusssss Smile with tongue out

08 Aralık 2011

Hayatımda ki ilk Mim

Ben birbirlerini mimleyen bloggerlara melül melül bakarken biri beni unutmamış :)Sevgili HAYAT MELODİSİ , Gülin'cim  ilk "hoşgeldin" diyenlerden bana . Çok Teşekkür ederim :)

Şimdi mim i anlatmayacağım uzun uzun herkes gördü bence . Ben  kendimi anlatan 7 madde ye başlıyorum.

 - Moulin Rouge u 50 kerenin üzerinde izledim. Pişman değilim bak üzerime gelmeyin bu akşam tekrar izlerim :)

 - Şu an canımın istemediği birşeyi kralı gelse yaptıramaz bana. İnat olmakdan daha çok hayatıma müdahaleyi sevmem Anı yaşarım.

- Ne burcu olduğumu hala bilmiyorum. Soran olursa her seferinde hönk diye kalıyorum,aptal aptal bakıyorum suratına. (23 Eylül doğum günüm bi bakıyorum terazinin ilk günü bir bakıyorum başak ın son günü)

 - 7 yaşında bir oğlum var ben 25 yaşındayım ,görenlerin inanmamasına alıştım ama "Ayyyy ne kadar erken evlenmişsin " tepkilerine uyuz oluyorum kendilerine erken erken uçasım geliyor.

 -Bir D&R mağzasında 24 saat geçirebilirim ,tüm maaşımı bırakabilirim ama asla ve asla kitaplarımı paylaşmam ya da bağışlamam.

 -Turizm Otelcilik okuyacağım diye neredeyse popomu yırttım,Okudum. Servis okuyacağım diye kavgalar ettim kazandım Garson oldum. Annem "hizmetçi ruhlu çocuk yetiştirmişim" diye kendini yerden yere atarken ne demek istediğini tam 8 sene sonra anladım . Sonuç: Alakasız bir işim var. Ders: Anne sözü dinleyin bakkk herzaman demem .

 - Sevmemekle beraber tüm evi temizleyebilirim,yemek yaparım hatta ne iş olsa yaparım ama kimse bana çorap eşleştir katla demesin. İzafiyet teorisi bile daha basit,heyecanlı ,zevkli ve daha az mide bulandırıcı.

İşte kısaca aklıma ilk gelenler daha var ama benden nefret edin istemedim :))) Bu mim olayını sevdim. Verin bana mimleri ben yazayım olur mu nolur nolurrrrrrrr.

Ve benim mimlediklerim  Başta Annem Taze blogger BİR AYDA MASALI ,Tannesi  , zoitsa , Mavi Anne , iğne ile iplik ,Diplomalı Bakkal  , Sardunya  , Huzursuz Ruhum , Addictive İstanbul , Kitap Delisi Gizem . Umarım duyar gelir cevap verirler.

Bu blog hayatını sevdiğimi söylemiş miydim ?

Kahve Sanatı

 Günaydın bayanlar baylar ,bu sabah kahveleriniz benden . Seçin bakalım hangisi sizin kahveniz? Yada bunlar Latte ise bizim içtiklerimiz ne ? :)








06 Aralık 2011

Çetin Tekindor

Başlığı Dedemin insanları olarak atabilirdim ama Benim için ;
Çağan Irmak demek Çetin Tekindor demek
Babam ve Oğlum demek Çetin Tekindor demek
Hele ki Ulak demek illaki Çetin Tekindor demek


Şimdi sevgili Çağan Irmak seni severim bilirsin. Gittim pazar akşamı sinemaya pazar keyfimden feragaat edip. Gece 2  idi çıktım sinemadan. Elim de ne var yine gözüm de devleşmiş Çetin Tekindor. Kusura bakma Çağancım ama beni hikayenin içine alamadın. Sürekli ağlıyormu diye bana bakan kocacığımın kötü emellerini boşa çıkarttın :))

Velhasıl bence Çetin amca olmasaydı kötü bir film derdim ama demiyorum. Eski Çağan Irmak ı geri istiyorum.
Çok mu sert oldu yaaaa. Vicdanlıyım da ama bak :))))

30 Kasım 2011

Serçe Parmak

Yollarınız birçok yerde pas geçmiş meğer geç farkedersiniz. Yıllar sonra bir yerlerde karşılaşırsınız ,kaybettiğiniz yılların acısını çıkarır gibi anın tadını çıkarırsınız. Konuşmaya bile gerek olmaz orda olduğunu bilirsiniz.
Hata yapar önemli mi? Kimler yapmıyor ki  umursamazsınız dostluk karşındakini her hareketi ile tasvip etmek midir yoksa olduğu gibi kabul etmek mi ?Siz ikincisini seçersiniz , insanlara göğsünüzü  gere gere gösterirsiniz görmek istemeyenlerin inatla gözüne sokarsınız DOSTUM diye. Kendiniz gibi sanarsınız hep benden parça dersiniz. Sonra ...
Belki hata yapar farketmezsiniz ki bu iyi ihtimaldir düzeltilir ,belki sadece sıkılmıştır varlığınızdan telefonlarınıza cevap bulamazsınız, mesajların dönüşü buz...
Hiç aklınıza gelmez çocuk gibi kontrol etmek ama ansızın bir sabah biri sizi kendinize getirir. Bir telefon alırsınız ,şok bir ses -damla ... bizi facebookdan silmiş. Yok dersiniz ilk saçmalama kapatmıştır kız facebookunu ne alaka çocukmuyuz silecek falan bizi . Aksini düşünmek istemezsiniz. En çok sırtını dönmüş olması üzer sizi keşke kızıp bağırsa ,küfretse haykırsa diye düşünürsünüz. İç ses : demek ki bağıracak kadar bile değerli değilsin der. Ama çok saçma der dış ses.
Saçmadır çünkü; dostsunuzdur
Saçmadır çünkü; ortada görünen bir sebep yoktur.
Saçmadır çünkü, birşeye kızdıysa bunu size söyleyecek kadar dostsunuzdur Ve
Saçmadır çünkü ; hayatınızda sadece 2 insanın omzunda ağlamışsınızdır biri O dur.

SONRA ;serçe parmağınız sızlar . Sahi sizin de çok üzülünce serçe parmağınız sızlar mı ?



Not :Aradım bu boşluğun fotoğrafını bulamadım.Affedin bu seferlik okuyan varsa tabi ....

Okumanız Yararınızadır ,yoksa zararınıza mı?

Şimdi tam upuzun bir yazı yazmaya başlarken aklıma geldi UNO Çikoluno. Geçen Pazar bizim markette gördüm dedim bu ne acep ? E malum kadınlık psikolojisi için de çikolata olan herşey hayatımıza 1-0 önde giriyor :))
Neyse efenim aldık ,denedik,sevdik. Beslenmemize de koyduk ki en çok bu yönünü sevdim o kadar zorlanıyorum ki hergün beslenme konusunda . Arada tembellik yapmak isteyen annelere bire bir. Bir de üşenmemişler paketlemişler tek tek öyle koca paketi açtım bayatladı derdi de yok.
Uno reklamı gibi oldu bu ama neyse vallahi canlar aklımdan geçenlerdi ,annelere kaçış yolu olsun dedim.
Tavsiye edilir.

24 Kasım 2011

Öğretmenler günü şerefine tekrar

30 kişilik bir sınıf... Tüm öğrenciler heyecan içinde lise sıralarında ki ilk günleri. Hepsi tüm sene çalışmış girdikleri sınav ile kazanmışlar bu okulu . Ama Milli Eğitime yetmemiş yetermi üzerine Ağustos sıcağında mülakata girip elemelerden geçmişler.
Kimisi o günlerden aşina birbirine. Kimileri sudan çıkmış balık gibi bakınıyor etrafa hala. Sınıfın camı bahçeye bakıyor. Güneşli bir Eylül günü güneş tüm sınıfta. Herkesde bir umut herşey güzel olacak ,sırada tanışacakları öğretmenlerini bekliyorlar.



Ve işte o adam giriyor içeri. Kafasında kuruyor bir tanesi "sevimli bir adam sanki" diğeri "uyuz bi tipi var yandık" belki bir tanesi "hafif Okan Bayülgeni andırıyor yaw.biraz otoriter de sanki"
Adam tanıtıyor kendini kısaca İsmi, kaç yıldır burda...bundan sonra Edebiyat derlerini beraber işleyeceğiz diyor ve ekliyor "haydi biraz sizi tanıyalım herkes sıra ile kalkıp kendini tanıtsın"
Tabi edebiyat öğretmeni olduğunu öğrenen tüm öğrenciler ilk önce bol kitap okuduklarından bahsederler :) Müzik dinlemekden hoşlandıklarını da eklemeyi unutmazlar . Tüm öğrenciler bitirir tanışmayı sıra öğretmende.
Yüzünde alaycı bi gülümseme "ne mutlu ki tüm öğrencilerim kitap okumayı seviyor ,ne büyük yalan!!" Sınıfta soğuk duş etkisi yaratıyor sözler devam ediyor "Siz Mozartı ,Beethovenı bile cep telefonunuzun melodisinden tanırsınız ancak" tam bu sırada çalan zil kurtuluş oluyor öğrenciler için.
Birçoğu nefret ediyor adamdan o gün. Bazıları sanki doğru konuştuğu yerler var derken birkaçı nasıl hepimizi aynı kefeye koyar diye sitem eder içinden. Sınıfta bir kaos havası ..Tüm sınıf birleşir müdüre gider biz istemiyoruz dersimize girmesini artık.
Biz doğrular yüzümüze vurulsun istemeyiz. Eleştiriyi kaldıracak bir bünyeye sahip değiliz DNA mızda yok. Halbuki eleştiriyi kabullenmek cesaret gerektirir ama ne büyük erdem .
Birkaç ay sonra bir sebepten değişiyor öğretmen bir sebepten. Edebiyat dersleri tatsızlaşıyor. Gördükleri yerde lütfen dönün derslerimizi diye yalvarıyorlar öğrenciler o huysuz adama :))





O mükemmel öğretmen tam 4 sene okutuyor aynı sınıfı.











Ve büyük hayat dersleri vererek mezun ediyor.
Ve şimdi yıl 2011 onu tanıdığımızdan bu yana 11 yıl geçmiş. Bu sayfalardan da teşekkür etmek istedim ona. Onu ne çok sevdiğimiz hala benim ve birçok arkadaşımın hayatında yer almasından da bellidir zaten. Baştacımız bizim . İsmini yazmak istemedim belki rahatsız olur diye.Eminim hepinizin hayatına bu denli dokunmuş bir öğretmeniniz vardır. Yoksa yazık olmuş:(
Not: Kendisine bu yazıyı haber vereceğim fakat korkuyorum ki metnin düzelmiş halini bana cevap olarak yollar. Hocam valllahi ki leri de,da ları kontrol ettim ama virgülleri atlamış olabilirim :) Ama seviyorum sizi ...

GÜNÜN ANLAMINA UYGUN TEKRAR YAYINLAMAK İSTEDİM :)

23 Kasım 2011

MELEK OĞLUM CAN !*?

Benim melek oğlum Can oldu sana şeytan. Şeytan da bir melek ama di mi ?

Dün akşam etüdden almaya gittiğim de müdürün odasına çağırıldım. Müdüre hanım kadıncağız bir lafı 85 kere düşünüp öyle anlattı duyduklarıma inanamadım. Anlattığı benim oğlum değil sanki bir başka çocuk ile karışmış. Müdür anlattı ben dinledim ,dinledikçe o koltuğa daha bi sindim bütünleştim.

Zaten son zamanlarda fark ediyordum ,sürekli bir arkadaşından bahsetmeler. X aşağıya X yukarıya. X şunu yaptı,şunu dedi. X kişi de annesi babası ayrı okulun en sorunlu kişisi.

Müdür anlatırken " yani bilmesem evde sorun var zannedicem X den bile beter oldu. Tüm öğretmenler etüd de can ın peşindeyiz" dedi. Ben DUMUR ...

Yapılacak ne var dediğim de "anne ya da baba biri ağır olsun birinden korksun ama diğeri de kollasın çocuğu ,iyi polis kötü polisi oynayacaksınız. Ceza vermek gibi değil ama sevdiği şeylerden mahrum bırakacaksınız PSP,TV v.s. dedi.

Çıktım okuldan şoku hala üstümde. Dün akşamdan beri düşünüyorum bizim o kendi kendine ödevlerine yapan,inci gibi yazı yazan, arkadaşım gibi sohbet ettiğimiz, evde sesi soluğu çıkmayan ,uykusu geldiğinde dertsiz direk uyuyan, herkesin dunyanın en keyifli çocuğu bu dediği küçük beyin için de ne potansiyel varmış .
Hep televizyonlarda görürdüm ,izlerdim okuldan çağırılır veli. Okul şikayet eder çocuktan falan. Dün akşam tatbikli yaşadım .
2 şey yapabilirim ;1. DUVARA BANTLAYABİLİRİM
 2. CAMA YAPIŞTIRABİLİRİM


Ya da mantıklı bir anne olarak karşıma alıp ufak tehditler ile konuşabilirim. Durumu anlatıp yaptıklarının yanlış olduğunu söyleyebilirim. Güzel bir dille bu tür problemleri bir daha duymak istemiyorum diyebilirim .
Son seçeneği seçtim tabi ama sanılmasın ki ilk ikisini yapacak potansiyelim yok. CANNN duydun mu beni içimde ki canavarı uyandırma çocuğum ...

22 Kasım 2011

Zeytin ile Fındık

   Yıllar yıllar önce 14 katlı bir apartman. Her katta 3-4 daire. Şans bu ya aynı katta 2 kadın 2 bebek ,berabberce geçen günler.

   Biri Sarı biri Kara. Doğanın zıtlıklarına inat arkadaş. 22 gün geç gelmiş sarı olan tek ayrılıkları o. Aynı Eylülün çocukları onlar,aynı pencere önünde mama yemiş, aynı evde girmişler yeni yeni yıllara.Biri inat biri sakin. Biri söz dinler öbürü cazgır. Biri kafasına estiğini yapar anne olmuş hala daha (ben oluyorum) diğeri o ne der bu duyarsa diye düşünür durur. Biri kaba girer diğeri çıkmaz yani  :)

   Biri Zeytin Biri Fındık öyle sever hala babaları. Aralarına yıllar ,yollar girse de sadece görünürde engeldir onların dostluğuna.
   Aynı kanı taşımak gerekmediğinin kanıtı , hırs,kıskançlık duyguları olmadan nefes alabilen bir arkadaşlık örneği.
 
   Şimdi bu kara olan aşık olmuş.  Nişanlanmış , evlilik hazırlıkları yapıyormuş. E sarı olana ne oluyormuş ki kalbi pır pır eder karnına ağrılar girermiş. Daha önlerinde 9 ay varken sarı olan kara olan  için gelinlikler bakmaya başlamış gizli gizli.  Aklına geldikçe hayallere dalarmış.

KARDEŞLİK BÖYLE BİRŞEY MİYMİŞ?

Bu arada unutmadan bu ikilinin yıllar sonra yeni sürümleri çıkmış biri 93 biri 94 Model :) Bknz: Foto4

                  

18 Kasım 2011

Blogercanlar

Hayır hep ikoncanlar mı olacak gündemde bu sefer biz varız. Sevgili arkadaşlar düşünmüşler taşınmışlar bizleri bir çatı altında toplamışlar. Benim gibi yeni blog takip etmek isteyim kısır döngü içine girenleriniz var ise sizin de çok çok işinize yarayacak.

Yakında sendika bile kurarız biz,meclise milletvekili sokarız Bloglardan sorumlu Bakan mesela :)))

Duymayan kaldı ise katılsın lütfen. Facebook da Tüm Blog Yazarları diye aratırsanız sizi doğru adrese götürecek .

17 Kasım 2011

TECRİT

BİRİLERİ şunları yazmış kitabına;
İlk konulduğumda "iti bağlasan durmaz" dedim. Rezalet kelimesinin anlamını yaşayarak öğreniyorsunuz.
    Fazlaca anlatmak can sıkar. Duvarları küf kaplıydı. Tam dört kez kez kanalizasyonsuyunun içinde uyandım.Bok içinde kalsım.Dondum.Yalnızlık değil ama tek başınalık neymiş anladım. Bir zaman sonra gölgeniz sizi ürkütüyor. Biri var hücrede sanıyorsunuz. Demek ki 26. gündesiniz.
   Ellerinizi açtınızmı duvara değiyor. Boyuna 3 adım enine 1.
   İnsan sesi arıyorsunuz. Üst katta kalanların seslerini suyuyorum ama anlayamıyorum.
   38. güne geldiğinizde gölgenizi keşfedeceksiniz.
   40. gün onunla yani gölgenizle konuşacaksınız.
   100. gün havalandırma üst camı düştü seslerini duydum. Konuştuk. İnsan sesini öyle özlemişim ki gözyaşlarımı tutamadım.
   Bu satırları 155. tecrit günümde tekrar yazdım. Kendi başımayım. Gölgemle arkadaşım. Kendime mektup yazmaya, sabah onları okumaya devam ediyorum. Ruhum,benden azade. O hep dışarıda. Ben özgürlüğümün ve barışımın kavgasındayım! Her gün spor yapıyorum,okuyorum,yaşamak sevinci üretiyorum...

 Birileri bilmem kac yil olmus iceri sürgün edileli meger ,halbuki daha dun gibi evinden alinisi aklimda onlar orda boceklerle dost ,rutubetle arkadas 4 duvar arasinda. Kitap yazmış yılmamış kaçımız okuduk? Ne çabuk kanıksıyoruz olan biteni ,alışıyoruz yeni düzene.

Birileri teroristlerin sirtini sivazlarken polise askere it gibi davranirama pardon  adi var o milletvekili.

Yok arkadas bayram mayram hikaye mutsuzum huzursuzum ve en onemlisi cok umutsuzum mazeretim var vicdan sahibiyim ben

31 Ekim 2011

Klozet Kapağı

Evde benim gibi 1 den fazla erkekle yaşayan tüm bayanlar sanırım aynı dertten müzdaripler. Anladığım o ki erkeklerin genetikleri klozet kapağı ile barışık değil.
Acaba içinizden evde ki klozetin üzerine ;
DİKKAT !!
Madde 1: hangi amaçla kullanacağınızı tekrar aklınızdan geçirin.
Madde 2 : kullanacağınız  amaca hizmet edecek klozet aparatını kullanın unutmayın klozet kapağı maks. 150 gram ağırlığında serçe parmağınız ile kaldırabilirsiniz. Elinize yağışmayacağı garantidir.
Madde3 ,madde 4 derken en son
Madde 85 : TEBRİKLER ... Klozeti doğru şekilde kullandınız çıkışta ablanız\eşiniz den bonus şekerinizi almayı unutmayın.
yazmak gelmiyor mu ?
Başka çözümler de üretmeye açığım mesela alarm sistemi icat edebilirim :) Ya da her tuvalete girenin arkasından kapıda bekleyebilirim ki yaparım ,ama yapmak istemiyorum .
bu resim de  fena fikir sayılmaz bak gaza gelirler mi acaba ;


Haydi herkese iyi haftalar!
Kötü günleri 31 inde bırakalım ve yarın güzel bir Kasım ayına gözlerimizi açalım

18 Ekim 2011

Kader mi? Seçim mi?

HER SABAH YOLUN TAM ORTASINDA DURUP HANGİ YÖNE GİDECEĞİMİZİ Mİ SEÇİYORUZ?
YOKSA
SABAH O EVİN İÇİNDE UYANDIĞIMIZ YÖNÜN PENCERESİNDEN Mİ HAYATA SARKIYORUZ?

SİZ BUGÜN HANGİ PENCEREDESİNİZ?

12 Ekim 2011

Lüzumsuz İşler

Dün akşam 40 tane doğum günü davetiyesini keserken bir kez daha kanıtladığım üzere resimde ki özlü sözümü tekrarlıyorum:
"ANNE; Lüzumsuz işler uzmanıdır"

Aksini iddia eden beri gelsin. Yeni maceramız Can'ın doğumgünü partisi. Pastası hariç hiçbirşey hazır değil. Süsler,ikramlar,ev temizliği,yemek takımları ,çocukların oynayabileceği oyunlar üretme ,balonlar,fotoğraf makinasının hazırlanması , konsepte uygun kapı süsü, misafirleri karşılama, içecekler, içecekler için özel karton eğlenceli bardaklar v.s. Neyse ki bunların hepsi ile Eşim ilgilenecek .

Şaka kız şaka var mı öyle bi eş dünya da ? Varsa da artık çok geç be yaaaa :)

Benim neyime di mi evde doğumgünü partisi. Neyse benim palyaço bulmam lazım gidiyorum byyyyy

30 Eylül 2011

Yağmur

Kokusunu, yağışını ,serinliğini özlemişim meğer... Ne güzel yağdın sabah sabah .... Yağmur gelmişken dinlenmeli dedim. Herkese bol keyifli bir Cuma olsun pırrrr diye bitsin haftasonu gelsin :)Video ya buyrun :))


Blogger notu : Şu musicons u nasıl çalıştıracağını duyan bilen var ise destek rica edeceğim :S

27 Eylül 2011

Yeni yıla uzaklarda girsek ...

Şu çekiliş haberlerine uyuzumdur itiraf ediyorum . ama tükürdüğümü saygıyla yalıyorum.
Bu çekiliş öyle çanta,cüzdan,kozmetik v.s. değil GRACE  üşenmemiş tutmuş uçak bileti çekilişi düzenlemiş. İnanmak güç :))
Vallahi ben 27 Aralık 6 ocak tarihleri için  Basel-Mulhouse-Freiburg hattına talip oldum çekilişe katılmak için tık tık!!   

Aslında tıklamamanız benim için daha iyi ama neyse :)))))))))

23 Eylül 2011

Açılın,Kaçılın 26 geliyor :)

Bugün benim doğum günüm . Tarihe burdan not düşüyoruz ya hepimiz ,ben de not düşeyim dedim. Sanki tarihin boğazına yapışmıyorum her Eylül başı geri geri sayarken :) , yapacak bir şey yok doğamda var bi gıdım şımarıklık.
Hatta bu sene ki doğum günümü dün gece saat 4:00 civarlarında kutladım. Eğer kocanız\sevgiliniz benim ki gibi vampir ise  normal saatlerde yapmanız gereken etkinlikleri gün doğmadan yapmaya alışıyorsunuz.

Misal ;
Gece işten gelen sevgili küçük bir kutlama düzeneği hazırlar ve sizi uyandırır. siz daha saat kaç ,nerdeyim diyemeden sizi salona oturtmuş yanı başınızda şampanya patlatır. Uyanıcam diye kasmaya gerek yok , zaten o şampanyanın salonun heryerine dökülmesi ile otomatik uyanırsınız.
aaaaa aaaaaaaa aaaaaaaaaa aaaaaaaaa diye kesik naralar atarken uyandığınıza mı yanasınız,salonun battığına mı yoksa yepyeni koltuklara sıçramadığına mı sevinesiniz bilemezsiniz.
Neyse hayat insanın eşlerine karşı bağışıklık kazanma sanatı değil mi ?
Gecemizi şu şekilde sabaha erdirdik . İyi ki doğmuşum ne diyeyim :)))

15 Eylül 2011

Mini mini birler

Okul kitaplarını incelemeye koyulan Can Matematik kitabını eline alır açar bir sayfasını , sayfada yeşil elmalar  2 elma + 3elma =  Can da yorum "e 5 bunda bilmeyecek ne var ki" Anne dumur ...

Okul kıyafetlerini almaya gideriz (lanet olası Sevil Giyim) pantolon giydiririm dar gelir bir büyüğü bol gelir. Eşortman takımı kalmamıştır zannedersin ordu giydirecek süveter alırsın 2 beden dersin ki hırkasınıda verin lütfen gelen cevap 2 numarası kalmadı 3 ünü vereceğim zaten üstüste giyecek belli olmaz. Baba çıldırır gürler kıza dalga mı geçiyorsun diye Anne dumur

Okul ayakkabısı alırsın giyer dener bayılır. Okul sabahı giydirirsin bi bakarsın ayağını sürüyerek yürüyor :s ANNE: sıkıyor mu can yoksa ? CAN : yoooo ANNE : oğlum düzgün yürü o zaman  CAN : ayakkabının modeli böyle Anne dumur ....

Anne 2.gün öğlen okula gider Can bahçede oynamaktadır ayağını sürüyerek yürüyen çocuk bahçede gayet rahat koşar oynar vaziyettedir. Anne dumur + PARANOYAK

Kırtasiye alışverişini yapan baba 3 yıl yaşlanır , 2 tşört 1 pantolon a 150 tl vermiş olan anne 5 yıl yaşlanır , Yaklaşık 5 okul kıyafeti fiyatı kadar ingilizce kitaplarının tuttuğunu öğrenen anne babaya bunu söylemek için uygun ortamı beklemektedir :)))) Okuyorsan hayatım lütfen sakin ol tamam mı derin derin nefes al :))))


Bir de bunun defter kitap kaplama faslı vardı ki hatırlamak istemiyorum ,itiraf ediyorum ilk başta çok nostaljik ve güzel gelmişti ama bittiğinde ki durumum hiç hoş değildi.

Bu arada bizim fasulyeler hala varmış görünce çok güldüm :)))

dipnot: bana çok tuhaf geldi ders kitaplarını çok laik gördüm . Kaplamaya kıyamadım ,okullardan istiklal marşı ve atatürk resmini kaldırmayı düşünen zihniyet ders kitaplarına el atmamış demek ki daha ne güzel ...

25 Ağustos 2011

Asla sinirlenmeyeceğim... Aslaaaaaa!!!!

Yani kim demiş şuan şu şekildeyim. Asla değilim .

Evi boyayan boyacılar duvar ile tavan arasını rötuş yapma gereği duymamış olabilir. Ve hatta bir duvarın yaklaşık 10 cm lik bir kısmını boyamayı da unutmuş olabilirler. Bu benim sinirlenmeme sebep mi ? Asla...

Sabah 7:30 da eve temizlik için gelen bayan bu saate kadar 15 kere aramış olabilir- not: evde eşya yok. boş ev sadece cam ,kapı çerçeve ve mutfak dolapları v.s.temizlenecek-
Bıraktığım temizlik malzemelerini beğenmedi hanımefendi. Bol domestos ,porçöz ,bulaşık deterjanı ve cam sil bıraktım tabi bir poşet dolusu da eski kıyafet.
İlk aradı yolladığım süpürgeyi beğenmemiş,süpürge istedi. Başka birşey istermisin diye sorma gafletinde bulundum . Benden mutfak bezi istedi. Dedim görmedin herhalde (ama gayet iyi niyetle) ben sana yolladım bisürü bez var poşette. Cevap: ben sarı bezlerden istiyorum .
Tamam dedim olabilir damla sakin ol. Kadın öyle rahat çalışıyordur.
Yolladım eve istediklerini dedim sanırımmutluyuz bu sefer ki telefonum çaldı  -Beyine söyleyiverde cif de getirsin gelirken . Dedim ki ben cif yerine domestos kullanırım, bolca var orda domestos kullansan? Cevap : İkisi aynı şey değil
Doinggggggg !!! Sinirlenir miyim asla.....
En son telefon çalışında ya bismillah dedim açtım . Gayet şirin sesimle efendim canımmm diye karşıladım onu . Ya vileda kovası yollamışsın ama vileda sapı ile ucu yok dedi. Dedim belki bezlerle silebilirsin yerleri hani boş ev zaten viledayla çıkmaz kir şimdi.
Cevap : Yok yok sen söyle de vileda sapını getiriversin abi.
Sinirli  miyim  Asla....

Sonuç ; bir şey daha istemek için ararsa ya ben işten izin alıp gidip ev temizleyeceğim ta kiii şu hale gelene kadar ;
ya da memo yu bir daha arayacağım sevgili temzilikçimizin bazı istekleri daha var diye iş boşanmaya kadar gidecek .

Evrene mesajımdır: Sinirlenmiyorum , normalini bulamayacağımı anladım lütfen daha fazla burnumu sürttürme  lütfennn :S

20 Ağustos 2011

Suskunluğum asaletimdendir...

Yok yok değil şaka yaptım :)  Benim ki sırf taşınma telaşından vallahi. Evet evet şurda yazdığım " ultra lüks " evi buldum sonunda .
"Blog a yazacak vakit bulamıyorum ayolll"  diye yazanlara sitemimi geri alıyorum. Kısacık yazıp ,ses verip koliler ve gazetekağıtları ile yaşadığım aşka geri dönüyorum .Çok çalışmam lazım çooook...

Derin tecrübelerimi paylaşmak isterim bu arada ;
 -taşınacaksanız öncesinde bolca Hürriyet biriktirin ,elleriniz bolca kararıyor ama en rahat kaplanabilen o ayrıca testlerimin sonucunda en düzgün enine yırtılabilenin de kendisinin olduğunu test ettim onayladım.Bu nasıl tavsiye diyen varsa öyle işte ,taşının sizi de göreyim rüyamda ya koli ya boya  ya da köşe takımı v.s. görüyorum. Durum vahim a dostlar
Son bir tavsiye bak bu cidden çok önemli;
- Sizden önce evden çıkan kiracı evde evcil hayvanını unutmuş olabilir dikkat edin. Sonra eşinizle aranızda şöyle bir diyalog geçebilir
Memo: hayatım evin anahtarını teslim aldım. Duvarlar biraz pis boyanmalı  ,ben boyacı ayarladım .
Polyanna Damla : Olsun hayatım önemli değil.
Memo: Hayatım bi de bişi daha söyleyeceğim ama sakin ol.
Hala Polyanna Damla : E söyle bebebğim ne oldu ?
Memo : III,şey evde hani şu renk değiştiren sürüngenler var ya onlardan var !!
Ve derin sessizlik olur ... Sonra düşünür damla herhalde evin bi yerinde şu minik yusufçuklardan gördü,ilaçlatırız girmeden.
Damla ;hayatım o bişi yapmaz ki zaten bahçeden falan gelmiştir belki ,ilaçlatırız sen moralini bozma .
Memo : yani pek öyle sayılmaz bu yaklaşık 60-70 cm boyunda bi bukelemun :S
ve hat kapanır ,kelimelerin kifayetsiz olduğu dakikalara gelinir.
Sonra olay aydınlanır ,!sevgili! bukelemunun sevgili sahibi onu almayı unutmuş . Aradığımızda ki tepkisi"aaa ben onu orda mı bırakmışım "
Konu hakkında yorum yapmaktan kaçınıyorum :)))))



19 Ağustos 2011

Sesimi duyan varmış

Çok değil bundan 8-10 ay önce hayatıma girdi günlük fırsat siteleri. Etrafımda ki herkes fırsat yakalayacağım diye site site dolaşmaya başladı-ben dahil- . Çok da güzel fırsatlar yakaladım itiraf ediyorum üzerime yoktur :)
Amma velakin bir zaman sonra yoruldum 5-10 tane siteyi ayrı ayrı gezmekten ve pes ettim . Ayrıca o kadar çok mail gelmeye başladı ki mail box ımla aram açıldı neredeyse .

Veeee... İşte aradığım çözüm karşımda ,bir tık ötede indirimlr . Meğer birileri de benim dersimden müzdarip ki tüm fırsat sitelerini 1 çatı altında toplamışlar . Artık her sabah tek bir site de kendimi kaybedebiliyorum :)

Şiddetle tavsiye edilir... Bünyesinde topladığı birkaç markayı aşağıda görebilirsiniz.

Haydi tıklayın pişman olmayacaksınız ;

08 Ağustos 2011

Açılın ben döndüm

süper,hiper,ultra ilginç tatilimi bitirdim ve aranızdayım . Ne umutlarla çıktığım tatilimin

1. gününde kiraladığımız evi bizden önce tuttuklarını iddia eden sevimsiz tipler yüzünden elimizde valizler 42. derece sıcakta evden çıkmalarını beklemiş olabilirim ve hatta düşman kaleyi zapt etmekle kalmamış kapıyı arkadan kitleyip"vallahi de çıkmam billahi de çıkmam ilk önce ben kaptım" diye içeriden kapı önünde ki site sahibine cırlıyor olabilir.
2. gün sabahın ilk ışıkları ile uyanmış mis gibi havuzda yüzülmüş,heryanımdan havuz suyu ve mutluluk damlarken ,bir duş alayımda evdekilere güzel bir kahvaltı hazırlayayım düşüncesiyle duşun altına girilmiş, ağzıma gelen suyun tuzlu su  olduğunu fark edip çığlıklar atmış olabilirim.
3. gün sabah ter içinde uyanmış sebebini araştırırken gece bilmemkaçtan beri elektrik kesintisi olduğunu (sadece bizim sitede) öğrenmenin verdiği haklı gururla sinir krizi geçirmiş olabilirim.
Ama dostlar o gün işte dönüşüm günü idi devran döndü Damla değişti. Ne evi basan karınca ordusu ne yolda gördüğümüz domuz sürüsü ne de bir sabah havuz başında melül melül bana bakan sarı kız (inek ) canımı sıkabildi. Neyse ki yanımızda ayık gezmemi engelleyecek kadar alkol vardı :)))

Sonra günlerden birgün tatilinde bitmesine yakın bir reklam gördük . AJDA PEKKAN BODRUM ARENADA işte dedik kızlarla işte bu . Tatilimizin sonunda en sonunda deli gibi hoplayıp zıplayabileceğiz.  Biz Didim de ikamet ettiğimizden akşam 21:30 daki konser için 3 de hazırlanmaya başladık 6 civarı yola çıktık. Konser alanına vardığımızda saat 21:00 di ve kapılar açılmamıştı. Açlıkdan gözümüz döner halde etrafa saldırdık ama insan yerleşimi söz konusu bile değil konser alanında  ,bodrum arena nerdeyse yunanistan arena olacakmış o kadar ücra .
Konseri düzenleyenler arkadaşkımız olduğundan öğrendikki Ajda hanım 23:00 den önce sahneye adım atmazmış . Bodruma dönen aç insan kafilesi biz Fil gibi yedik Konser alanına 22:30 civarı geri döndük .
Karnımız tok,sırtımız pek beklemeye koyulduk. 00:00 oldu ses yok. 01:00 oldu hala gelen giden yok. İçeriye mesaj çekmek aklımıza geldi neyse ne zaman başlıyor diye . Arkadaşımızdan gelen mesaj "teknik arıza,konser iptal"

Gülmeyin! bunu da atlatabilirim tamam mı ?

elde kalanlar ;
-muhteşem bronzluk
-yazlıkda tatil yapılmaz kuralı
-İçkiye dayanıklılığın artışı
-Mangala doyuş
-Oğlumla bolca vakit geçirmenin mutluluğu .

Bir sabah ben karıncalarla kavga ederken dedikleri gibi bu tatil sayesinde benden süper bir survivor yarışmacısı olur . Kupayı da kapar gelirim yeminle ....

15 Temmuz 2011

Neler oluyor Hayattta lalalla

Başlık keyif başlığı. merak edip neden diye içinden geçiren var ise ,bugün iş yaşantımın tatilden önce ki son günü . Ay bi heyecan bir aptal gülümseme suratımda ,bir mutluluk hali bedenimde.
Evet bu aralar naptım sıralamaya geldim gidicem yeni postlarımı şezlongdan yazıcam :)

Bu aralar;
-Tatil için gün sayıyorum. Saya saya bitiremedim derken bitti yahu galiba .Tanrım saat 6 olsun hemencecik .
-Cildimin mucizevi şekilde düzelmesini izliyorum . İnanamzsınız sivilcesiz bir günün geçmez sürekli kızarık ,lekeli görünürdü. Son 2 haftadır makyajsız dolanıyorum Teşekkürler Ametist
-Oğlumu özlüyorum, İtiraf ediyorum yapamadığım herşeyi yapıcam gezicem tozucam kafa dinleyeceğim diyordum ama özleniyor beeee.
-Küçük mucizelere seviniyorum .
-Harry Potter ı izledim. Güzelce veda ettim hepsine düşünsene ben Lise 1 de okuyordum harry ile tanıştığımda şimdi 1. sınıfa gidecek bir oğlum var . Bu arada AFM den nefret ettim yıllardır ilk defa gittim ,sinema da mısır yiyemedim ses o kadar düşüktü kendi çıtırtımı duydum resmen  perdesi de minnacık. I LOVE CİNEBONUS.
-Günlerdir mağaza mağaza babet arıyorum. Hayır canım özel birşey değil zarif,kibar ,elbiselerimle beraber giyebileceğim bir babet. Ama ne mümkün yokkkk...
-Arada iyi şeyler de yapıyorum . AYŞE'NİN KİTAP KULÜBÜ sayesinde çok sevimli birşey yapacağım. Altı Nokta Körler Derneği için kitap seslendireceğim. İsteyen var ise Ayşeye yazması yeterli .
-Saçlarımı tatilden önce mi sonramı kestirip röflelerini yeniletsem ikilemi ile yanıp tutuşuyorum . Mantıklı yanım tatilde zaten yıpranacak dönünce yaptır diyor. İçimde ki kadın manyak mısın tatilde dünya kadar fotoğraf çektireceksin 15 cm dip inle mi gülümsemek istersin objektife diye soruyor :)
- Bloguma yazmadığım için annemden fırça yiyorum bolca
- Bugün bir baktım 99 izleyicim olmuş. 100. izleyicimi merakla bekliyorum. Bu tembellikle 200 ü rüyamda görürüm. Neyse tatilde Bikinili pampişli foto koyarım 2000 yaparım ben o fotoyu ayol öyle yürümüyor mu bu işler :))

03 Temmuz 2011

Azıcık! kitap alışverişi yaptım

Duydum ki D&R Can yayınevinden çıkan kitaplar için bir kampanya yapmış. Toplam 183 kitap tanesi 4 tl den satılıyor. Ben durur muyum? Zaten Can  Yayınlarına karşı zaafım var. Ortalama yarım saat sonunda aralarından birkaç tanesini seçtim. Ha bi bu kadar daha alırdım ama İnsanları korkutmak istemiyorum :))))

Tabi bu yarın tekrar D&R a uğramayacağım anlamına gelmiyor . Hazır evde de yanlızken malum küçük bey tatilde , süper oldu bu kitaplar .

Kaçırmayın derim . Kitaplar eski basım ama okunmamış hiçbir kelime eski değildir bence.


Special design for Keşke Gerçek Olsa by GeCe